Ekonomik Durgunlukta Çalışanlarda Güven Sağlamanın 5 Altın Kuralı!
EKONOMİ”Harika Bir İş Yeri” deneyimini neyin oluşturduğunu tanımlamak için Trust Index© anketinden elde ettiği derin analizleri kullanan Great Place to Work®, pandemi süreci ve sonrası gibi kriz zamanlarında ”güven” unsurunun çalışan performansı ve dolayısıyla organizasyon başarısı için ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Çalışan nezdinde organizasyona güvenin de temelinde liderler yer alıyor. Yapılan araştırmalar gösterdi ki; güven seviyesi düşük liderler nedeniyle çalışanlar işlerine daha az çaba harcayıp dikkat ediyorlar, işbirliği ve birlikte çalışma seviyesi düşüyor ve şirketin başarısını daha az önemsiyorlar. Özetle güven eksikliğinin şirkete maliyeti, ölçülmesi zor olsa bile açık.
”Harika Bir İş Yeri” deneyimini neyin oluşturduğunu tanımlamak için Trust Index© anketinden elde ettiği derin analizleri kullanan Great Place to Work®, pandemi süreci ve sonrası gibi kriz zamanlarında ”güven” unsurunun çalışan performansı ve dolayısıyla organizasyon başarısı için ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Çalışan nezdinde organizasyona güvenin de temelinde liderler yer alıyor. Yapılan araştırmalar gösterdi ki; güven seviyesi düşük liderler nedeniyle çalışanlar işlerine daha az çaba harcayıp dikkat ediyorlar, işbirliği ve birlikte çalışma seviyesi düşüyor ve şirketin başarısını daha az önemsiyorlar. Özetle güven eksikliğinin şirkete maliyeti, ölçülmesi zor olsa bile açık.
Pozitif iş sonuçları için liderler güvene ve çalışan deneyimine odaklanmalı!
Covid-19 sırası ve sonrasında iş yerlerinin dijital ortamlara taşındığı ve herkesin farklı yerlerden çalıştığı dönemde, rakiplerine kıyasla daha pozitif iş sonuçları alan liderlerin, güvene ve çalışan deneyimine odaklananlar olduğu görüldü. Great Place to Work®’ün Covid-19 Raporu, pandemi sonrasındaki dünyaya uyarlamak üzere şirketlerin çalışan deneyimini nasıl özelleştirmesi gerektiğini ortaya koydu.
Great Place to Work® Türkiye Kurucusu ve Genel Müdürü Eyüp Toprak, ”Great Place to Work® sertifikası almaya hak kazanmış organizasyonlar, ekiplerin birbirlerine kenetlenmelerini, problem çözmeye odaklanmalarını ve bireylerin birbirlerinin ihtiyaçlarını anlamalarını sağlamak üzere özel çaba sarf ediyorlar. Bu organizasyonlar çalışanlarını öncelik olarak görüyor, liderlik ekipleri şirket genelinde güçlü liderlik ve yönlendirme sağlayarak çalışanlarını sürekli olarak destekliyorlar. Uzun vadede güveni artırma ve sürdürme konusunda uzman olan bu organizasyonlar, çalışanlarda güven ortamının sağlanmasını sadece salgın süreci ile sınırlı değil, bütünsel bir yaklaşım olarak görüyorlar” dedi.
Ekonomik durgunlukta güvenilir yönetici olmak için 5 altın kural!
1. İlişkiyi Beslemek:
İyi tanımadığınız birine güven duymanız zordur. Yöneticilerin, çalışanlarını hem bir birey hem de bir profesyonel olarak tanımaları için haftalık veya iki haftada bir, sadece 15 dakika bile olsa düzenli ve sık birebir görüşmeler yapması, güven tesis etmeye yönelik bağlantı kurmanın koşullarını oluşturacaktır. Burada çalışanların hedeflerini, motivasyonlarını ve ilgi alanlarını keşfetmek ve onları bizzat tanımaya yardımcı olacak sorular sorulması yeterli olacaktır.
2. Dinlemek:
Bir kişiye, dikkatinizi tamamen ona vererek ve aktif şekilde dinleyerek zaman ayırmak ve ilgi göstermek, olabilecek en büyük saygı, önemseme ve onaylama göstergelerinden biridir. Hepimizin dinlenme ve anlaşılma gibi temel insani ihtiyaçlarımız bulunuyor ve böylesi birebir toplantılar sırasında e-postalar veya telefon bildirimleri ile dikkatin dağılmasına izin verilmemesi çok önemli. Karşınızdakinin söyledikleriyle ilgilenildiğini göstermek ve tüm dikkati vererek dinlemek, güven ve ilişki tesisi için zemin oluşturur.
3. Açık iletişimi sürdürmek:
Şeffaf ve doğru bilgi paylaşımına zaman ayırmak, karşınızdakine saygı duyduğunuzun bir göstergesidir ve güven tesisi açısından güçlü bir eylemdir. İnsanlara önemli olduklarını düşündüğünüz, onlara değer verdiğiniz ve başarılı olmalarına önem verdiğiniz mesajını gönderir. Mümkün olduğunca her zaman dakik olmaya gayret edilmeli. Ekonomik gerileme dönemlerinde, özellikle de işleri tamamlamak için gün içinde yeterli zaman olmadığını düşündüklerinde, herkesin artan düzeylerde stres ve kaygı hissetmesi söz konusu. İşleri kısa ve verimli tutmak, çalışanların zamanını kendi zamanınız kadar değerli gördüğünüzü gösterecektir ve bu da güven arttırıcı bir başka önem ve destek göstergesi olacaktır.
4. Çalışanları kararlara dahil etmek:
Çalışanlar, kendilerini ilgilendiren kararlara dahil olduklarında, sizin ve şirketin başarısına muhtemelen daha fazla önem verecek ve bunun için çaba sarf edeceklerdir. İnsanlar katkıda bulunabilecekleri ve fark yaratabilecekleri zaman, sonuca ulaşmak için daha fazla çaba gösterirler. Çalışanların kendi fikirlerini ifade edecekleri ortamı oluşturmak, onlara değer verildiğini hissetmelerini ve bir amaç hissine sahip olmalarını sağlar.
5. Değerlendirmek ve düzeltmek:
Yapılan son çalışan anketinin sonuçları, çalışanların liderleriyle ilgili düşünceleri hakkında ne söyleyebilir? Hepimizin içinden geçtiği bu zor dönemde kişisel olarak departman veya ekip üyelerinin daha esnek, çevik ve yenilikçi olmaları için nasıl desteklenebilecekleri hakkında ipuçları var mı? Özellikle ekonomik gerileme dönemlerinde güven, rekabet açısından bir avantaj olabilir. Anket sonuçları, kendi davranışlarımızı değerlendirmeye zaman ayırmak, en zor zamanlarda bile güveni artırmak ve işletmeye büyümek için daha iyi bir şans vermek için rutin iş ve uygulamaları yeniden tasarlamakta bize yardımcı olabilir.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
İlginizi Çekebilir