Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, bakanlık olarak cemevlerine yasal statü tanınması konusunda çalışmaları hukuki ve mevzuat anlamında yaptıklarını belirterek, “Bu konuda, tüm hukuki taleplerin yerine geleceğine inanıyoruz. Yaklaşımımız ve tutumumuz ortadadır. Biz hep birlikte Türkiye’yiz. Hepimizin evi, ocağı, dergahı aynı 84 milyon biriz, beraberiz. Kardeşliğimizi daha nice bin yıllara ulaştıracağız" dedi.
Elazığ programının ardından Tunceli’ye geçen Adalet Bakanı Gül, burada çeşitli temaslarda bulundu. İlk olarak Tunceli Valiliğini ziyaret eden Bakan Gül, Şeref Defteri'ni imzalayıp Vali Mehmet Ali Özkan ile görüştü. Kentteki çalışmalar hakkında bilgi alan Bakan Gül, daha sonra Tunceli Adalet Sarayı'na geçti.
ADLİYE PERSONELİYLE BİR ARAYA GELDİ
Adliyede personelle bir araya gelip sohbet eden Bakan Gül, çalışanlarla hatıra fotoğrafı çektirdi. Meslekte 25 yılını dolduran adliye personeli Birsen Güzel ve Gülseren Ayaş’a teşekkür belgelerini takdim eden Bakan Gül, daha sonra Tunceli Barosu yönetimiyle de bir araya geldi. Tunceli Adliyesi özel defterini imzalayan Gül, notunda şu ifadelere yer verdi:
"Tunceli Adliyemizde personelimiz ve yargı mensuplarımızla birlikte olmaktan büyük bir mutluluk duydum. Munzur'un bereketi, adaleti tecelli eden mensuplarımızın, mesai arkadaşlarımızın gayretleri bizleri ziyadesiyle mutlu etti. Tüm çalışanlarımıza, adalet teşkilatımıza selam ve muhabbetlerimi sunarım."
Gül, daha sonra Tunceli Cumhuriyet Başsavcısı Enver Eroğlu'nu makamında ziyaret ederek bir süre sohbet etti.
TUNCELİ CEMEVİNİ ZİYARET ETTİ
Adalet Bakanı Gül, Tunceli’deki ziyaretleri kapsamında Hacı Bektaş-i Veli Kültürünü Yayma ve Yardımlaşma Derneği Cemevi'ni ziyaret etti. Dernek Başkanı Ali Ekber Yurt'tan çalışmalar hakkında bilgi alan Bakan Gül, Munzur Baba'nın, Baba Mansur'un, Düzgün Baba'nın, Ana Fatma'nın ve nice ulu erenlerin bulunduğu coğrafyaya saygılarını arz etmek ve manevi atmosferi yaşamak üzere ziyarette bulunduğunu söyledi. Türkiye'de 84 milyon vatandaşın her konuda farklı düşüncede olabileceğini ancak bir konuda herkesin ortak kanaate sahip olduğunu vurgulayan Bakan Gül, “O da ehlibeyt sevgisi, Hazreti Ali, Hazreti Hasan ve Hazreti Hüseyin sevgisidir. Kerbela hüznü, insanlığın ortak hüznüdür, üzüntümüzdür, acımızdır. Bizim geçmişimiz de geleceğimiz de birliktedir. Bin yıldır bu coğrafyada alevi kardeşlerimiz, bu toprakların asli unsuru olarak yaşamışlardır ve yaşayacaklardır. Geçmişte bazı kötü örnekleri olsa bile, red, inkar, Alevi inancını ve vatandaşlarımızı inkar eden politikaları reddediyoruz, asla kabul etmiyoruz." diye konuştu.
BİZ, HEP BİRLİKTE TÜRKİYE’YİZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde bu konuda çok önemli adımlar atıldığını kaydeden Bakan Gül, özellikle cemevlerinin hukuki anlamdaki taleplerini yerine getireceklerinin altını çizdi. Birlik ve beraberlik mesajı veren Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yaklaşımımız ve tutumumuz ortadadır. Biz hep birlikte Türkiye’yiz. Cemevlerine yasal statü tanınması konusunda çalışmalarımızı bizler de Adalet Bakanlığı olarak hukuki ve mevzuat anlamında arkadaşlarımızla çalışmalarımızı yaptık, yapıyoruz. Bu konuda, bu haklı talebinde tüm hukuki taleplerin de yerine geleceğine inanıyoruz. Bunların hepsi haklı taleplerdir. Nasıl 84 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak yaşadığımız, vergisi ödediğimiz tüm bu konularda, elbette hukuki haklarımızın da yine kabul edilmesi ve tanınması çok meşrudur, haklı bir taleptir. Bunu da hükümetimiz yine yerine getirecektir. Hepimizin evi, ocağı, dergahı aynı. 84 milyon biriz, beraberiz. Kardeşliğimizi daha nice bin yıllara ulaştıracağız."
Yorum Yazın