İstanbul
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
Alper Doğan

Alper Doğan

GEL ARTIK MUTLULUK

Mutluluk, deneyimlenen bir duygu, iyimserlik ise öğrenilen bir beceri ve tutumdur. İyimserlik bir zihniyettir. Mutluluk, sebebi ne kadar şaşırtıcı olursa olsun, uzun sürmez. Çünkü bir zihniyet değil, duygudur."

Aradığımız bazen bulduğumuza inandığımız, bazen de kaybettiğimiz bir duygu mu, mutluluk?
Anda kalabilmek mi? Başımızı güvenle soktuğumuz o ev mi?
Yaptığımız işte başarı tanımının karşılığını bulmak mı? Nedir bu mutluluk, nerede bulunur?
Üzerine şiirler, kitaplar yazılmış, filmler yapılmış, birçok masanın gün ağarırken misafiri olmuş…
'Bu da olsun' başka bir şey istemem, mutlu olacağım dediğiniz ve sonu gelmeyen kaç istek hatırlıyorsunuz?
Mutluluk sahip olmak ve ait olmanın dışında kendi var oluş hikâyesini bekleyen bir duygu.
10 adımda mutlu olma rehberi diye satışa sunulan kişisel gelişim kitapları, Youtube videolarında bulacağımız bir şey kesinlikle değil.
İnsan 
olarak hayatımız boyunca bir şeyleri bekliyoruz. Birileri üniversiteye gitmeyi, küçük bir bebek emeklemeyi, bazıları evlenmeyi, çocuk sahibi olmayı, daha iyi bir iş, kendine ait olan bir ev ve uzayan listelerin sonunda, bizi bekleyen şeyin mutluluk olacağına inanıyoruz.
İsteklerimizin gerçekleşmesini yaşayana kadar geçen sürede bir koşuşturmaca içinde bir yere varacakmış ve orda kalacakmışız gibi hareket ediyoruz. Sonunda ulaştığımız zaman mutluluk garanti belgesi gibi yanında verileceğine inandığımız için 
devam ediyoruz koşmaya. Ya koşarken kaçırdığımız zamanlar?
Mutluluk bir insanda, bir yerde, ya da bir olayda direkt ulaşabileceğimiz bir duygu veya istek değildir.
Doğuştan her insanın içinde var olan zamanla büyüdüğü aile, toplum ve ya herhangi bir sosyal çevrenin etkisiyle baskılanan ya da tam tersi açığa çıkan kişiye ait bir bütündür.
Akşam haberlerinde, ekonomide, ülkemizde git gide düşen alım gücünün içinde tüm bunlara rağmen mutlu olmak ve umutlu olmak zor gözüküyor.
Mutsuz olursak ve umudu kaybedersek kendimize haksızlık ettiğimizi ve hayat karşısında yenildiğimizi düşünüyorum. Zorluğa rağmen, her şeye rağmen daima mücadele etmenin kendimiz için en 
büyük değer olduğuna inanıyorum.
Temel ihtiyaçlarını (yemek, barınma, güvende hissetme vb.) karşılayamayan birine bu sözlerin, mutluluk veya herhangi bir konuşmanın içinin boş geleceğinin bilincinde olarak hangi insan evine ekmek götürmekte zorluk yaşarken mutluluktan bahsedebilir ki?
Para hayatımızda mutluluk için amaç değil araç olmalı. İnsanları gözlemlediğim zaman tüm temel ihtiyaçları en yüksek seviyede karşılanmasına rağmen yaşam doyumu istediği gibi olmayan ve bundan mutsuz olan o kadar fazla insan var ki. Bu hangi kavram 
ile açıklanabilir? Beklentilerimiz, farkındalığımız ve birçok farklı değişkenle ilgili olan bu durum farklı bir yazının konusu.
Özel koşulları kenara bıraktığımız zaman mutluluk geçmişte veya gelecekte değil. Evet, anılarımız çok değerli ve onunla yaşarken şu anı kaçırmak, sürekli bir koşula bağlı mutluluğa ulaşacağını zannetmek en büyük mutsuzluğumuz.
Arayarak bulabileceğimiz bir şey değil. Çünkü aslında zaten hepimizin içinde ve doğada var olan sadece üstünü farkında olmadan kapattığımız için bulmakta zorluk yaşadığımız kıymetli bir duygu.
Saklı ve karanlıkta bıraktığın o duygunun tozunu almak, kendine hak ettiğin değeri verme zamanı gelmedi mi?
Kendimize ait farkındalık ve gerçekten kovalamak yerine durmanın münkün olduğu anın içinde yaşamak dileğiyle.

 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar